1 Aralık 2013 Pazar

Hacı Bektaş-i Veli Külliyesi

Bugün sizlerle Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde bulunan Hacıbektaşı Veli hazretlerinin külliyesiyle ilgili izlenimlerimi anlatmaya çalışacağım. Bir Nevşehir gezisine Kırşehir Nevşehir arasında bulunan bu ilçeyi kesinlikle dahil etmelisiniz. Bu büyük mutasavvıf zatın da türbesini ve külliyesini bu vesileyle ziyaret etmiş olursunuz. Öncelikle ,gezimize konu olan Bektaşi çilehanesiyle ilgili anılarımı paylaşmak istiyorum sizlerle. Büyük bir alan üzerine kurulu çilehanede Bektaşi dedelerinin kabirleri mevcud. Bunun yanısıra ilgimi çeken o kadar çok şey vardı ki burada, bazılarını görünce şaşkınlık içerisinde kaldığımı söyleyebilirim. Öncelikle çilehanenin girişinde hediyelik eşya, su bidonları ve aklınıza gelebilecek ilginç şeyler satan satıcıları geçtikten sonra sizi her tarafına poşet ve kumaş bağlanmış, görüntü kirliliğini körükleyen ağaçlar karşılıyor. Fotoğraflardan da görüleceği üzere son derece ilgi çekici bir görüntü. Bunun yanısıra adak kurban kesimi ve pişirilmesi için özel yerler oluşturulmuş. En çok dikkatimi çeken yer ise Deliklitaş oldu. Deliklitaş adı verilen kaya parçasının iç kısmına giren kişilerin delikten çıkabildikleri takdirde günahsız olduğuna inanılıyor. Bu amaçla oraya giren birçok insanı görmek cidden trajikomik. Bu alan içerisinde yer alan diğer bir yer de Yunus Emre, Aşık Veysel, Mahzuni Şerif gibi ozanların heykellerinin yer aldığı Aşıklar yolu. Suyunun şifalı olduğuna inanılan , zemzem diye adlandırılan ve suyu içilip hacı olunduğu düşünülen çeşmeyi de burada anmadan geçmemek gerek. Daha aşağı kısımda yer alan külliye ise türbe, cami ve müzeden olşan kompleks bir yapıyı oluşturuyor. Burada üzücü olan ise böyle mübarek, tasavvufi bir şahsiyetin külliyesinin etrafını şarap dükkanlarının sarmış olması. Buna sebep olanların bu mübarek zatın düşünce yapısından ne kadar uzak oldukları da aşikar. Külliyenin girişinde asılmış olan ve sizinle fotoğrafını paylaştığım pankart da bunun apaçık göstergesi. Külliyenin iç kısmına gelirsek Hacı Bektaşi Veli hazretlerinin türbesi, çile odası daha ileride bu mübarek zatın kişisel eşya, Kur'an- ı Kerim' i , asası ve daha birçok ilgi çekiçi eşyasının sergilendiği müze mevcud. Gezinizi son derece ilgi çekici hale getirecek bu eşyaları görmenizi ve incelemenizi şiddetle tavsiye ederim. Sizinle fotoğrafını paylaştığım aslan ağzından su akan aslan figürlü çeşme de yine bu külliyenin içerisindeki avluda yer almakta. Bu mevkide hediyelik eşya satan dükkanlar da sıkça bulunmakta. Prof. Dr. Mahmud Esad Coşan Hazretlerinin de Hacı Bektaşi Veli hakkındaki Makalat adlı tez çalışmasını yazarken de burayı ziyaret edip bir müddet burada kalması da gezimizi anlamşı kılan diğer bir nokta idi. Umarım bir gün yolunuz düşer ve anlattıklarımı kendi gözlerinizle görme fırsatı yakalarsınız.Bu vesileyle de benim burada atladığım ya da paylaşamadığım birçok yeri de sizler yerinde incelersiniz.

Kırşehir

Kırşehir... İç anadolunun tarih kokan şirin kenti. Arabamızı durdurduğumuz her bir mekanda anadolunun farklı , tasavvufi , tarihi bir dokusuyla karşılaştığımız hoş bir şehir. Kırşehir'e gittiğinizde uğramadan asla geçmemenizi tavsiye edebileceğim Aşık Paşa türbesini ziyaret edip dua ettikten sonra bir diğer durağınız Cacabey medresesi olacaktır. Ortasındaki tavandan aydınlanan çeşmesi, içerisinde barındırdığı ilim odalarıyla gerçekten etkileyici bir tarihi mekan Cacabey medresesi. Kırşehir'de çok beğendiğim bir yer olan bu medresenin ardından bizim ziyaretimize konu olan bir diğer yer de Ahi Evran hazretlerinin türbesini de içinde barındıran Ahi Evran camii idi. Avludan ziyade geniş bir meydanın içerisinde kurulu olan camii Kırşehir'in adeta bir simgesi konumunda. Müze ziyaret saatlerinde gitmeniz gereken Mucur yer altı şehri de Kırşehir'de gezmenizi tavsiye edebileceğim diğer bir yer. Ayrıca mimarisi itibariyle eski camileri andıran, ilk olarak ziyaret ettiğimiz henüz yapım aşamasındaki hoş ve büyük bir camiinin de birkaç fotoğrafını burada paylaşıyorum. Bilgisi dahilinde olanlar adını paylaşırsa çok sevinirim. Umarım yazı ve fotoğraflar ilginizi çeker.

Hirfanlı Barajı

Ankara Kırşehir arasında bulunan bu harika barajı görmenizi içtenlikle tavsiye ederim. Arabanızı kenara çekip barajın bu güzel manzarasını büyük bir zevkle izleyebilirsiniz. Yukarıdan görüntüsü gerçekten çok ama çok hoş. Umarım bir gün yolunuz düşer.

Tuz Gölü

İç Anadolu yolları... Farklılıktan uzak, bozkırın tam ortasında uzayıp giden, suskun yollar... Bİr akarsu ya da herhangi bir şey... Yolculuğunuza heyecan katacak bir manzara arar gözleriniz. Tam da üzerinize çöken sıkıntıyla başetmeye çalışırken ,karşınıza çıkan bir güzelliktir Tuz Gölü. Bozkırın tam ortasında bir nefes, bir duraktır adeta. İlk gördüğümde bir gölden ziyade, üzerinde yürüdüğünüz, tuzla kaplı bir alandı. Yazın ortasında suyun büyük bir kısmının buharlaşmasıyla beraber ortaya çıkan tuz birkintisi beni şaşırtmaya yetti de arttı bile. Bembeyaz görüntüsüyle farklı, şaşırtıcı bir yer.Tuzla kaplı alanda ayaklarınızın hafif tuzların içerisine battığı bir göl yürüyüşü yapmak keyifli bir deneyim elbette. İkinci gidişimin bahar mevsimine denk gelmesiyle beraber buranın bir göl olduğuna da inandım açıkçası. Son derece büyük, ayaklarınızı kenarında suya sokabileceğimiz çok güzel bir göl. İçerisindeki tuz oranı sebebiyle rengi epeyce açık. Yolunuz ilerledikçe aslında gördüğünüzden çok daha büyük bir göl olduğunu keşfediyorsunuz. Göle giden yolun üzerinde hediyelik eşya satan, tuz maketleri ve tuza dair eşyaların satıldığı sergiler mevcud. İlginizi çekerse buraları da gezebilirsiniz. Tuz gölünde aldığınız solukla İç Anadolu'nun uçsuz bucaksız bozkırlarında tekrar yol alabilirsiniz. Farklı zamanlarda çektiğimiz Tuz Gölü fotoğraflarını burada sizinle payalaşıyorum. Umarım ilginizi çeker.