8 Şubat 2014 Cumartesi
Galata Kulesi
Geçen sene Galata kulesine gittiğimizde edindiğim izlenimleri o muhteşem fotoğraflarla beraber sizlerle paylaşmak istiyorum bu yazımda. İlk defa gitme fırsatını geçen sene yakaladım. Çok ama çok eski tarihli bu kule ilginç bir yerde. Büyük bir meydanın ortasına dikili bir kuleden ziyade, ara sokakların kesiştiği küçük bir meydanın ortasında yerini almakta. Değişik ilanların afişlerinin asılı olduğu duvarlardı ilk bakışta dikkatimi çeken. Daha sonra kulenin dibine geldiğimizde, içki şişesini almış, kulenin dibinde oturmuş insanlar bakmaktan kendimi alamadığım tiplerdi. Yarı sarhoş halleriyle orayı mesken edilmişlerdi. Sanırım bu alan konserlerin de verildiği bir alan olacak ki bir konser hazırlığı da bizim orada bulunduğumuz sırada yapılmaktaydı. Kuleye girmek belli bir ücret dahilinde elbette. Etraftaki insan manzaralarından sıyrılıp uzun bir kuyrukta yerimizi aldık. Sıramız geldiğinde güzel dizayn edilmiş bir oda ve daha sonrasında kulenin tahta merdivenlerinde bulduk kendimizi. Bu dönen merdivenleri çıktıktan sonra kulenin balkonuna çıkabildik. Esasında içeride yemek yemek için bir restorant da mevcud olmakla beraber manzarayı bu balkondan izlemek muhteşem. Panoromik şekilde İstanbul'u ayaklarınızın altına seren bul dar balkon Galata kulesini ziyaret etmek için en büyük neden olsa gerek. Öyle ki hem yakın mesafedeki ara sokakların görünümü, hem de büyüleyici İstanbul manzarası gerçekten harikaydı. Biz oradayken bu balkon bir hayli kalabalık olduğu için çok fazla bekleme yapmadan kuleden çıktık. Vakit olsaydı ben Galata'nın o arka sokaklarını keşfe çıkmak, belki farklı insan ve sokak manzaraları görmek isterdim. Ama bu kadarı da kafi diyerek oradan ayrıldık. Gittiğim için kendimi şanslı saydığım hoş yerlerden biriydi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder