10 Ocak 2014 Cuma

Adana

İnsanda farklı olana ilgi her daim mevcud. Mekanlarda da bu böyle. Ankara'da yaşayan biri olarak denize ve ormana olan merakımız gibi. Belki bunlara sahip bir yerde yaşasaydık da daha farklı şeylere ilgi duyuyor olacaktık. Önemli olan her koşulda içinde bulunduğumuz mekanlarla barışık yaşamak olsa gerek. Adana bir nevi farklılığı hissettiğimiz bir yerdi bizim için. Öyle ki kış mevsiminde yola çıkıp bahara merhaba dediğimiz, yağmurdan sonra güneşe baktığımız, bozkırdan sonra yeşili gördüğümüz, geniş ovalardan sonra Toroslara sığındığımız bir yolculuk sonrası bize kucak açtı Adana. Güneye indikçe değişimi sıkça hissettik diyebilirim. Aynı günde, aynı ülkede farklı tatlar yaşadık Adana'ya giderken. Her şehirde görmeyi hayal ettiğim ister akarsı ister göl ister deniz olsun, her hangi bir suyun varlığı Adana' da kendini Seyhan barajıyla gösteriyor. Çukurova üniversitesini kampüsünden seyrettiğimiz o muhteşem baraj manzarası Adana'nın en büyük artısı olsa gerek. Daha önce bu kadar güzel olabileceğini düşünmediğim bu baraj Adana'ya farklı bir gözle bakmamı sağladı diyebilirim. Hiç bu denli karşılaşmadığımız farklı bitki örtüsü aslında en çok ilgimiz çeken şeylerin başında geldi. Her adımda sizi karşılayan palmiye ve hurmalar, dikenli büyük yapraklarıyla dev kaktüsler kuzeyden güneye inmiş biri olarak size Adana'nın farklı oluşunun ipuçlarını veriyor. Harika görünümüyle bitki örtüsü sizi bir anda etkisi altına alıveriyor. Orada bulunduğumuz zaman diliminde bizim de ağzımıza takılan 'eski Adana yeni Adana' tabiriyle birlikte modern dev binalar, dükkan ve alışveriş merkezleri görüş alanınıza girerken, diğer tarafta o muhteşem tarihi camiler sizi etkileyebiliyor. Görme fırsatı yakaldığımız bu camilerden olan Ulucami, Hasanağa camii ve kiliseden çevrilmiş, iç yapısı ve şadırvanıyla ziyaret etmenizi kesinlikle tavsiye edebileceğim Yağ camii gerçekten harika yerlerdi. O harika baraja diğer bir açıdan kuşbakışı bakmanızı sağlayacak, yüksek bir tepe üzerindeki Çoban dede türbesi güneşin batışını izleyebileceğiniz ferah hoş bir yer. Farklı şeyleri tatmaya açık biriyseniz er, seyyarda satılan 'bici bici' adlı tatlıyı da deneyebilirsiniz. Zaten adım başı şalgam suyu ve bu tatlıdan satan seyyarla Adana'da sıkça karşılaşabilirsiniz. Özellikle mesire yerleri de Adana'daki mangal kültürüyle tanışabileceğiniz yerler. Zira sık sık mangalıyla çimenlere uzanan insanlarla karşılaşmak hiç de sıradışı olmayan birşey Adana'da. En çok beğendiğim yerlerden olan Taşköprü gerçekten muhteşem bir güzelliğe sahip. Köprünün görüş alanı içerisindeki Sabancı camii geceleyin köprüden adeta ışıldıyor. Mimarisiyle Kocatepenin ikizi olarak adlandırabileceğim Sabancı camii dış düzenlemesiyle de çok güzel bir yer. Görme fırsatı yakaladığımız tüm bu yerleri elimden geldiği kadar sizlerle paylaştım. Umarım sizin de bir gün tüm bu yerler ayak basacağınız yerler olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder